“Mükemmel an sendromu” çeşitli faktörlerle ilişkilendirilebilir ancak asıl faktör, sosyal medyanın zihin dünyasını hoş yerler, imrenilecek anlar ve duygusal açıdan ağır deneyimlerle doldurmasıdır.
Tekrar tekrar gördüğümüz bu paylaşımlar çok farklı bir gerçeği (ya da sözde gerçekliği) gösteriyor.
Böyle zamanlarda karşılaştırmanın ruh sağlığı açısından büyük bir tehdit olduğu sıklıkla dile getirilir.
NTV’nin haberine göre Instagram ve TikTok gibi platformlarda tasvir edilen tamamlanmış gibi görünen hayatlardan etkilenmemek neredeyse imkansız.
Uzmanlara göre bunun nedeni, kültürümüzde mutluluğu, sevildiğini hissetmek, güzel bir kahkaha atmak ya da sadece kendimizle barışık olmak gibi içsel şeyler yerine dış faktörlerle ilişkilendirme eğiliminde olmamızdır.
Etkileri nelerdir?
Uzmanlar, sürekli hayal kırıklığı yaşayan kişilerin ruh sağlığının önemli ölçüde etkilendiğini belirtiyor. Bu kişiler genellikle arzu ettikleri harika hayatlara sahip olamadıkları için kendilerini suçlarlar.
Bu gerçekleştiğinde, mükemmel anın peşinde koşmak, kendi kendini yok etmeye yol açabilecek “aşağılık” duygularını besler.
Çoğu zaman her anın mükemmel versiyonunu planlamak nedeniyle kronik gerginlik sorunları ortaya çıkabilmektedir.
‘Karamsar davranıyor’
Bu sendrom kendimizi yorgun ve dengesiz hissetmemize ya da daha fazla sosyal etkileşim için insanlarla etkileşime geçmemize neden olur.
Uzmanlar, bu sendromun bir tür “karamsarlık fabrikası” olduğunu ve ulaşılmaz harika anı asla yaşamadığımız için zihinlerimizin aksiliklere alıştığı bir kısır döngü yarattığını söylüyor.
Nasıl başa çıkılır?
Bu duyguyu yenmek için öncelikle sosyal medya kullanımını azaltarak işe başlayın çünkü ustalıkla hazırlanmış mükemmel durumlara sürekli maruz kalmak boşluk hissini güçlendiriyor.
Dinlenme, boş zaman geçirme, bol kahkaha ve eğlence ihtiyacını karşılayan günlük alışkanlıklar da yardımcı olabilir.
Ayrıca yoga, meditasyon ve spor gibi zihinsel sağlık aktiviteleri dış etkenlerden bağımsız olarak olumlu bir ruh halinin korunmasına yardımcı olabilir.
Pek çok çalışma, farkındalık kazanmanın bu duygularla daha iyi başa çıkmamıza yardımcı olabileceğini kanıtlıyor.
Ne olabilir endişesi taşımadan, şimdiye odaklanabilmek ve onu takdir edebilmek, “mükemmel an” arayışının durdurulmasında önemli rol oynuyor.
